26 Mart 2018 Pazartesi

SARILSAK


Özgürlük parkındayım 
İçim sana esir 
Görmüyorsun ama 
Yüzüm sana dönük
Artık bu şehrin tüm ışıkları sönük 
Bir sen varsın, kandil gibisin 
Gözlerin, gönlümü kamaştırır sevgilim 
Bakma bana heyecanlanırım
Sarıl sadece yüreğim ışısın 
Yaklaş bana ellerimi tut
Ah o duruşun sevgilim 
Ah o mıh gibi ellerin
Ah o ok gibi kirpiklerin 
Hiç anlamadan saplandılar kalbime
Savaşa uymaz bu yaptığın 
Ben habersiz bir çocuğum karşında
Ellerimde papatyalar
Tek silahım onlar
Ama sen içime işliyorsun 
Kalbime dolmuşsun 
Tüm vücuduma yayılıyorsun 
Başım dönüyor karşında 
Ellerim titriyor 
Orada olmasan bile oradasın artık
Halüsinasyonlar görüyorum 
Seni, her yerde seni görüyorum 
Girdin bir kere bedenime
Senden kaçamıyorum 
Sen bilincim 
Sen bilinçaltım 
Sen nefesim 
Sen gerçeksin 
Sen gerçeğimsin
Saklamıyorum bak söylüyorum 
Sen geçmişim, sen geleceğimsin
Ah saçların sevgilim 
Sarılsam sana saçların örtse bizi
Kurtarır mı beni
Bu soğuk, kirli dünyadan 
Sen olsan dünyam 
Sadece sen 
Hiç uyanmam bu rüyadan 
İçimde bir mutluluk hüzünle karışık 
Ve uykularım yüzünle düzensiz 
İki kişiliğim artık 
Biri ben 
Biri de kalbimdeki sen
Bahar var Ankara’da 
Ve kalbimde 
Çiçekler açmaya başlamış yavaş yavaş
Lale, papatya, defne, leylak
Ve sen
Sen, kalbimde açan en güzel çiçek
Seninle anladım baharın güzelliğini 
Seninle anladım güneşi,
Serçelerin ötüşünü 
Sana akar kalbimdeki bu ırmaklar 
Solmayacaksın sen, solmazsın 
Heyecanım güneş olur
Mutluluğum su
Solamazsın 
Büyü içimde çiçeğim 
Sar her yanımı
Ellerimi, saçlarımı, sakalımı, kulaklarımı, dudaklarımı 
Yalnız sen ol ellerimin dokunduğu 
Yalnız sen ol ağzımdan çıkan her hece
Yalnız senin sesin olsun duyduğum
Sen ol, yalnız sen, her gecem
Ah sevgilim 
Herkesten farklı olsak seninle 
Günün doğuşunu değil 
Ayın batışını seyretsek
Hesaplamasak her şeyi 
Yaşasak öylesine 
Umarsızca 
Kim ne der demesek seninle
Utanmasak, sarılsak
Sarılsak, sarılsak, hep
Sarılsak 



M.S.Ç

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder