SARILSAK
Özgürlük parkındayım
İçim sana esir
Görmüyorsun ama
Yüzüm sana dönük
Artık bu şehrin tüm ışıkları sönük
Bir sen varsın, kandil gibisin
Gözlerin, gönlümü kamaştırır sevgilim
Bakma bana heyecanlanırım
Sarıl sadece yüreğim ışısın
Yaklaş bana ellerimi tut
Ah o duruşun sevgilim
Ah o mıh gibi ellerin
Ah o ok gibi kirpiklerin
Hiç anlamadan saplandılar kalbime
Savaşa uymaz bu yaptığın
Ben habersiz bir çocuğum karşında
Ellerimde papatyalar
Tek silahım onlar
Ama sen içime işliyorsun
Kalbime dolmuşsun
Tüm vücuduma yayılıyorsun
Başım dönüyor karşında
Ellerim titriyor
Orada olmasan bile oradasın artık
Halüsinasyonlar görüyorum
Seni, her yerde seni görüyorum
Girdin bir kere bedenime
Senden kaçamıyorum
Sen bilincim
Sen bilinçaltım
Sen nefesim
Sen gerçeksin
Sen gerçeğimsin
Saklamıyorum bak söylüyorum
Sen geçmişim, sen geleceğimsin
Ah saçların sevgilim
Sarılsam sana saçların örtse bizi
Kurtarır mı beni
Bu soğuk, kirli dünyadan
Sen olsan dünyam
Sadece sen
Hiç uyanmam bu rüyadan
İçimde bir mutluluk hüzünle karışık
Ve uykularım yüzünle düzensiz
İki kişiliğim artık
Biri ben
Biri de kalbimdeki sen
Bahar var Ankara’da
Ve kalbimde
Çiçekler açmaya başlamış yavaş yavaş
Lale, papatya, defne, leylak
Ve sen
Sen, kalbimde açan en güzel çiçek
Seninle anladım baharın güzelliğini
Seninle anladım güneşi,
Serçelerin ötüşünü
Sana akar kalbimdeki bu ırmaklar
Solmayacaksın sen, solmazsın
Heyecanım güneş olur
Mutluluğum su
Solamazsın
Büyü içimde çiçeğim
Sar her yanımı
Ellerimi, saçlarımı, sakalımı, kulaklarımı, dudaklarımı
Yalnız sen ol ellerimin dokunduğu
Yalnız sen ol ağzımdan çıkan her hece
Yalnız senin sesin olsun duyduğum
Sen ol, yalnız sen, her gecem
Ah sevgilim
Herkesten farklı olsak seninle
Günün doğuşunu değil
Ayın batışını seyretsek
Hesaplamasak her şeyi
Yaşasak öylesine
Umarsızca
Kim ne der demesek seninle
Utanmasak, sarılsak
Sarılsak, sarılsak, hep
Sarılsak
M.S.Ç
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder